English - Turkish
Definition of present participle of snow in English Turkish dictionary
- snowing
- yağma
Kara yağmasına rağmen, gitmek zorundayım.
-Although it is snowing, I must go.
Daha da kötüsü, kar yağmaya başladı.
-To make matters worse, it began snowing.
- snowing
- yağış
Bir saat önce kar yağışı durdu.
-It stopped snowing an hour ago.
Er ya da geç kar yağışı duracak.
-It'll stop snowing sooner or later.
- snowing
- kar yağışı
Er ya da geç kar yağışı duracak.
-It'll stop snowing sooner or later.
Sonunda kar yağışı durdu ve hava ısındı.
-It has finally stopped snowing and has warmed up.
- snowing
- Karlanma, karıncalanma; transistör ve elektron tüplerinin iç-gürültüleri nedeniyle TV ekranında anten yok iken, tüm ekranı kaplayan karlı/karıncalı görünüm
Related Terms
English - English
Definition of present participle of snow in English English dictionary
- snowing
- present participle of something
- somethinging
Related Terms
present participle of snow
Hyphenation
pres·ent par·ti·ci·ple of snowPronunciation
Resimler
History
Favorites