English - Turkish
Definition of present participle of scathe in English Turkish dictionary
- scathing
- kırıcı
Tom, Mary'nin kitabı ile ilgili kırıcı bir eleştiri yazdı.
-Tom wrote a scathing review of Mary's book.
- scathing
- sert
- scathing
- sertlikle
- scathing
- {s} acı
Ordu acımasızca yenildi.
-The army were scathingly beaten.
- scathing
- yakıcı
- scathing
- {s} dokunaklı
- scathing
- {s} iğneli
Tom yeni bir organik şarap açtı ve internette onun hakkında iğneli bir eleştiri yazdı.
-Tom opened a new organic wine and wrote a scathing review about it online.
- scathing
- inciten
- scathing
- kavur/incit
- scathing
- scathinglyacı acı
- scathing
- esirgemeden
Related Terms
English - English
Definition of present participle of scathe in English English dictionary
- scathing
present participle of scathe
Hyphenation
pres·ent par·ti·ci·ple of scathePronunciation
Resimler
History
Favorites