present participle of bind

listen to the pronunciation of present participle of bind
English - Turkish

Definition of present participle of bind in English Turkish dictionary

binding
{i} bağlama
binding
(Ticaret) uyulması zorunlu
binding
vacip
binding
bağlanarak
binding
(Kanun) ilzam edici
binding
uyulması gereken
binding
kenar süsü
binding
bağlayıcı

Bir kira sözleşmesi, ev sahibi ve kiracıları arasında yasal olarak bağlayıcı bir belgedir. - A tenancy agreement is a legally binding document between a landlord and their tenant.

O yasal olarak bağlayıcı değil. - It's not legally binding.

binding
{f} bağlan
binding
(Giyim) Biye: Genellikle giysinin yaka, kol, etek çevresine kendi kumaşından veya başka kumaştan geçirilen ince şerit
binding
{i} bağlanım
binding
{f} bağ

Bu anlaşma tüm tarafları bağlıyor. - This agreement is binding on all parties.

Bir kira sözleşmesi, ev sahibi ve kiracıları arasında yasal olarak bağlayıcı bir belgedir. - A tenancy agreement is a legally binding document between a landlord and their tenant.

binding
(Nükleer Bilimler) bağlanma
binding
(isim) ciltleme, cilt
binding
{i} cilt
binding
{i} ciltleme; cilt
binding
kenar süsü/kapak/ciltleme
binding
bind bağla
binding
{s} zorlayıcı
binding
(sıfat) bağlayıcı, bağlayan
English - English
binding
present participle of bind
Favorites