preference, precedence; higher rank, privileged position; seniority, precedence

listen to the pronunciation of preference, precedence; higher rank, privileged position; seniority, precedence
English - Turkish

Definition of preference, precedence; higher rank, privileged position; seniority, precedence in English Turkish dictionary

priority
öncelik

Ona bunun bir öncelik olduğunu söyle. - Tell her it's a priority.

Ona bunun bir öncelik olduğunu söyle. - Tell him it's a priority.

priority
give priority to öncelik tanımak
priority
{i} rüçhan hakkı
priority
(Askeri) ÖNCELİK: Herhangi bir faaliyet için zaman bakımından tanınan tekaddüm sırası
priority
üstünlük
priority
önemli
priority
öncelikli şey
priority
rüçhan
priority
in order of priorities önem sırasına göre
priority
(isim) kıdem, öncelik, rüçhan hakkı
priority
kıdemlilik
priority
üstünlük hakkı
English - English
{i} priority
preference, precedence; higher rank, privileged position; seniority, precedence

    Hyphenation

    preference, precedence; higher rank, pri·vi·leged position; seniority, pre·ce·dence

    Pronunciation

Favorites