O, tam olarak benim istediğimdir.
 - It's exactly what I wanted.
Sözcükleri arayabilir ve çevirileri alabilirsiniz. Ama o, tam olarak tipik bir sözlük değildir.
 - You can search words, and get translations. But it's not exactly a typical dictionary.
Bu tamamen doğru değil.
 - It isn't totally exact.
Bu tam olarak doğru değil.
 - That's not exactly right.
Aslında, bunu bilmem gerekir. Bir dakika bekle, hatırlamama izin ver, Kesinlikle! Radyum elementinin atom numarası 88'dir
 - Actually, I should know it. Wait a minute, let me remember. Exactly! The atomic number of radium is 88.
Bunu bitirmek için tam olarak on üç dakikan var.
 - You have exactly thirteen minutes to finish this.