powerful, efficacious, strong

English - Turkish

Definition of powerful, efficacious, strong in English Turkish dictionary

Related Terms

drastic

(Tıp) Tesiri kuvvetli olan

drastic

(Tıp) drastik

drastic

şiddetli

O zamandan beri şiddetli değişiklikler gördük. - We've seen drastic changes since then.

drastic

güçlü

Böyle güçlü ekonomik büyüme sürdürülemez. - Such drastic economic growth cannot be sustained.

drastic

etkili

Etkili bir şey yapmalıyım. - I must do something drastic.

Biz etkili bir gelişme yaptık. - We've made a drastic improvement.

drastic

zora baş vuran

drastic

büyük/şiddetli

drastic

(Tıp) Kuvvetli müshil

drastic

ağır ve kesin

drastic

{s} zorlayıcı

drastic

{s} yasaklayıcı

drastic

{s} sert

Bu politikanın bir sonucu olarak fiyatlar sert bir biçimde yükseldi. - Prices rose drastically as a result of this policy.

Tom'un hayatı sert bir biçimde değişti. - Tom's life changed drastically.

powerful, strong

{k} zarplı

English - English

Definition of powerful, efficacious, strong in English English dictionary

{a} drastic