plain; flat; level

listen to the pronunciation of plain; flat; level
English - Turkish

Definition of plain; flat; level in English Turkish dictionary

plat
tatsız
plat
{i} saç örgüsü
plat
{i} arazi parçası
plat
{i} kıvrım
plat
yassı
plat
{i} örgü
plat
yayvan
plat
{i} parsel
plat
{i} arsa
plat
yavan
plat
düz

Plakalar nerede düzenlenmiş? - Where are the plates arranged?

O, masayı fincanlarla, çay bardağı tabaklarıyla, tabaklarla ve büyük düz tabaklarla donattı. - He set the table with cups, saucers, plates and chargers.

plat
şehir planı çizmek
plat
eski küçük toprak parçası arsa
plat
saç örmek
English - English
plat