parla

listen to the pronunciation of parla
Swedish - Turkish

Definition of parla in Swedish Turkish dictionary

pärla
boncuk
pärla
sedef
pärla
inci
Italian - Turkish
konuşuyor

Tom ve Mary Fransızca konuşuyorlardı ama John odaya girince ingilizceye döndüler. - Tom e Mary stavano parlando francese ma quando Tom è entrato nella stanza sono tornati all'inglese.

Sen kimsin ki benimle böyle konuşuyorsun? - Chi sei tu per parlarmi in questo modo?

French - Turkish

Definition of parla in French Turkish dictionary

il parla sérieusement
o ciddi
Spanish - English
chatter, small talk
Turkish - English
shone

After the death of Caesar, a comet shone for seven days. - Sezar'ın ölümünden sonra, bir kuyruklu yıldız yedi gün boyunca parladı.

My father polished his car till it shone. - Babam parlayıncaya kadar arabasını cilaladı.

{f} shine

The light shines in the darkness. - Işık karanlıkta parlar.

Susan shined her father's shoes. - Susan babasının ayakkabılarını parlattı.

{f} glisten
{f} blaze
{f} sparkle

Her eyes sparkled like diamonds. - Onun gözleri elmas gibi parladı.

Mary's eyes sparkled like diamonds. - Mary'nin gözleri elmas gibi parladı.

{f} shining

We saw the first star shining in the sky. - Biz gökyüzünde parlayan ilk yıldızı gördük.

That blue-white shining star is Sirius. - O mavi-beyaz parlayan yıldız Sirius'tur.

{f} glistening
flame

The logs flamed brightly. - Kütükler parlak şekilde alev alev yandı.

coruscate
yıldız gibi parla
feature as the star
Swedish - English

Definition of parla in Swedish English dictionary

pärla
gem of
pärla
pearl
pärla
bead
pärla
gem
Italian - English

Definition of parla in Italian English dictionary

che parla bene
well-spoken