one of a breed of large, heavy draught horses; as, the suffolk punch

English - Turkish

Definition of one of a breed of large, heavy draught horses; as, the suffolk punch in English Turkish dictionary

Related Terms

punch

(Mühendislik) zımba

Biletçi biletimi zımbalamayı unuttu. - The conductor forgot to punch my ticket.

punch

delgi

punch

yumruklama

Onu söylediğin için seni yumruklamalıyım. - I ought to punch you for saying that.

Neden onu gerçekten yumruklamadın? - Why didn't you just punch him?

punch

bizle delmek

punch

etki

punch

şişman ve hantal bir kukla [tiy.]

punch

{f} vurmak

punch

{f} sertçe basmak

punch

{i} güç

punch

(Tıp) Dokudan küçük yuvarlak parça almada kullanılan özel biyopsi aleti

punch

(Nükleer Bilimler) panç

punch

{i} zımba, delgi, matkap

punch

{i} punç

punch

{i} delgeç

punch

{i} tıknaz tip

punch

{i} kuvvet, etki

punch

(Tıp) Bir çeşit alkollü içki

punch

(isim) kart basma makinesi, tıknaz tip, biz, delgeç, delgi, zımba, kuvvet, meyveli kokteyl (kâsede hazırlanır), muşta, punch, yumruk, güç, baskı kalıbı, kısa bacaklı yük beygiri, bodur

punch

{f} delgeç ile delmek

punch

{i} baskı kalıbı

English - English

Definition of one of a breed of large, heavy draught horses; as, the suffolk punch in English English dictionary

punch

Hyphenation

one of a breed of large, hea·vy draught horses; as, the Suf·folk punch