Çok iyi bir iş yapmadığını söyledim.
- You didn't do a very good job, I said.
Kız ağlamaktan başka bir şey yapmıyor.
- The girl did nothing but cry.
O bu evleri kimin yaptığını bilmiyor.
- She doesn't know who built those houses.
O bu evleri kimin yaptığını bilmiyor.
- He doesn't know who built those houses.
Söylediği şeyin hiçbir önemi yok.
- It doesn't matter what he said.
O İngilizce mi, Fransızca mı yoksa Almanca mı konuşuyor?
- Does she speak English, French or German?