English - Turkish
Definition of of, at, or related to a centre in English Turkish dictionary
- centre
- merkez
Kent merkezinde güzel bir park var.
-There's a lovely park in the centre of the town.
Zürafa yüzemez çünkü ağırlık merkezi çok yukarıda olduğundan baş aşağı döner.
-The giraffe cannot swim because its centre of gravity is so high that it would topple over.
- centre
- özek
- centre
- merkezlemek
- centre
- ortaya gelmek
- centre
- merkezde toplanmak
- centre
- sentır
- centre
- {i} ılımlı kimse
- centre
- {i} ılımlı politik görüş
- centre
- bir merkezde toplanmak
- centre
- merkeze yerleştirmek
- centre
- bir merkezde toplamak
- centre
- orta
- centre
- merkeze topla/koy
- centre
- {i} punta
- centre
- {i} kubbe inşaat desteği
- centre
- {i} sente
- centre
- {i} orta alan
- centre
- {i} göbek
Related Terms
English - English
Definition of of, at, or related to a centre in English English dictionary
- centre
of, at, or related to a centre
Hyphenation
of, at, or re·la·ted to a cen·trePronunciation
Resimler
History
Favorites