odaklama

listen to the pronunciation of odaklama
Turkish - English
focusing
focus

I tried to focus my attention on reading. - Dikkatimi okumaya odaklamaya çalıştım.

(Dilbilim) grounding
focalization
focussing
odaklamak
{f} focus
odaklama bileziği
focusing ring
odaklama bobini
focusing coil
odaklama elektrotu
focusing electrode
odaklama kontrolü
focus control
odaklama mıknatısı
focusing magnet
odakla
focus on

I can't focus on two things at the same time. - Aynı anda iki şeye odaklanamam.

Today I can't focus on my work. - Bugün işime odaklanamam.

odakla
{f} focused

He focused on his studies. - Çalışmalarına odaklandı.

Let's try to stay focused. - Odaklanmış kalmaya çalışalım.

odaklamak
(deyim) bring into focus
odakla
{f} focusing

I'm focusing on my German! - Ben Almancama odaklanıyorum!

I'm focusing on my French. - Fransızcama odaklanıyorum.

odakla
{f} focussing
odakla
{f} focus

I need you to stay focused. - Odaklanmış kalmanı istiyorum.

I'm focusing on my French. - Fransızcama odaklanıyorum.

dinamik odaklama
dynamic focusing
elektrostatik odaklama
electrostatic focusing
faz odaklama
phase focussing
manyetik odaklama
magnetic focusing
odakla
(Bilgisayar) set focus on
odaklamak
to focus (a camera)
odaklamak
focalize
odaklamak
to focus
otomatik odaklama
automatic focusing
Turkish - Turkish
İyi bir görüntü elde etmek, görüntüyü tam odak noktasına düşürmek için alıcı merceğinde yapılan düzenleme
odaklamak
İyi görüntü elde etmek, görüntüyü tam odak noktasına düşürmek için alıcı merceğini düzenlemek
odaklama
Favorites