Tom bir çalının arkasında saklanıyordu.
 - Tom was hiding behind a bush.
Eldeki serçe çalılıktaki keklikten iyidir.
 - A bird in the hand is worth two in the bush.
Tom Mary'nin çalılıklarda saklandığını fark etmedi.
 - Tom didn't notice Mary hiding in the bushes.
Biz yoğun çalılıkların arasından yürüdük.
 - We walked through thick bushes.
They're supposed to be a major league team, but so far they've been bush.