Bilgisayarların hiçbiri yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez.
- None of the computers can continue to run with a burnt card.
Bu günlerden biri bu günlerden hiçbiri değil.
- One of these days is none of these days.
Onlardan hiçbirinin kaza geçirmediğini umuyorum.
- I hope that none of them got into an accident.
Bilgisayarların hiçbiri yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez.
- None of the computers can continue to run with a burnt card.
Onun sizinle bir ilgisi yok.
- It's none of your business.
Yarım somun ekmek hiç yoktan iyidir.
- Half a loaf is better than none.
Herkes için bir arkadaş hiç kimse için bir arkadaştır.
- A friend to all is a friend to none.
Hiç kimse onu Tom'un yapabildiği kadar iyi yapamaz.
- None can do it as good as Tom can.
Hiçbiriniz benim partime davet edilmeyecek.
- None of you are invited to my party.
Onlar yolcu hanına girdi ve üçü masaya yerleşti fakat onlardan hiçbirinin iştahı yoktu.
- They entered the inn and the three settled down at the table, but none of them had an appetite.
Hiç birimiz Fransızca bilmiyor.
- None of us speak French.
Tom'un sınıf arkadaşlarından hiç birisi, onun babasının kim olduğunu bilmiyordu.
- None of Tom's classmates knew who his father was.
... but I mean it's not like I was trying to figure out ...
... But actually that's not true. ...