Kahve ve kakao karışımını severim.
- I like mixing coffee and cocoa.
Beton karma tesisi sadece şantiyeden bir mil uzakta.
- The concrete mixing plant is just a mile from the worksite.
Seni ağabeyinle karıştırıyordum.
- I was mixing you up with your older brother.
Cümle karıştırmak eğlencelidir.
- Sentence mixing is funny.
Sarımsakları büyük bir karıştırma kabına koyun.
- Put the yolks in a large mixing bowl.
Cümle karıştırmak eğlencelidir.
- Sentence mixing is funny.
Cümle karıştırmak eğlencelidir.
- Sentence mixing is funny.
İşi eğlenceyle karıştırmaktan hoşlanmıyorum.
- I don't like to mix business with pleasure.
Hava gazların karışımıdır.
- Air is a mixture of gases.
Hava bizim göremediğimiz gazların karışımından oluşuyor.
- Air is a mixture of gases that we cannot see.
Yağ ve suyu karıştıramazsın.
- You can't mix oil and water.
Hava, çeşitli gazların bir karışımıdır.
- Air is a mixture of various gases.
Mary bir pasta yapmak için malzemeleri karıştırdı.
- Mary mixed the ingredients to make a cake.
Yağı suyla karıştıramazsın.
- You can't mix oil with water.
İş ve dostluk karışmaz.
- Business and friendship don't mix.
İlaç ve alkol çoğu zaman karışmaz.
- Medication and alcohol often don't mix.
Bir karışıklık olmuş olabilir.
- There might've been a mix-up.
Amonyak ve çamaşır suyunu birlikte karıştırma.
- Don't mix ammonia and bleach together.
İşi eğlenceyle karıştırmaktan hoşlanmıyorum.
- I don't like to mix business with pleasure.
No two mixings of these paints are ever the same.
He is mixing the paint.
The rhythm mix sounds muddy.
Mix the egg whites until they are stiff.
I'm almost done mixing this song.