Turkish - English
Definition of mevzi in Turkish English dictionary
- (Askeri) emplacement
- site
- topic
- place, position yer, mahal
- subject
- place
- locality
- mevzi almak
- (Askeri) take up a position
- mevzi bölgesi
- (Askeri) position area
- mevzi bölgesi
- (Askeri) site
- mevzi değiştirmek
- (Askeri) displace
- mevzi düzeltmesi
- (Askeri) position correction
- mevzi dışı basit tahkimat
- (Askeri) outworks
- mevzi harbi
- (Askeri) trench warfare
- mevzi harbi
- (Askeri) war of position
- mevzi harbi
- (Askeri) position warfare
- mevzi savunması
- (Askeri) position defence
- mevzi değiştirmek
- Change position; take up a new position
- mevzi almak mil
- to take up a position
- mevzi ariyet
- local borrow
- mevzi borulanma
- local piping
- mevzi bölgesi yer ölçmesi
- (Askeri) position area survey
- mevzi düzeltme levhası
- (Askeri) position correction grid
- mevzi harp
- (Askeri) local war
- mevzi hattı
- (Askeri) line of position
- mevzi kayıt defteri
- (Askeri) emplacement book
- mevzi keşfi
- (Askeri) reconnaissance of position
- mevzi subayı
- (Askeri) emplacement officer
- kilit mevzi
- (Askeri) key position
- sahte mevzi
- (Askeri) dummy site
- açık mevzi
- mil . exposed position
- bekleme mevzi
- (Askeri) stand by position
- bekleme mevzi
- (Askeri) waiting position
- kule mevzi
- (Askeri) hull defilade
- sulu mevzi
- (Askeri) wet emplacement
- tutulan (kiralanan, mevzi alınan) alan; insani yardım
- (Askeri) holding area; humanitarian assistance
- yedek mevzi
- (Askeri) supplementary position
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of mevzi in Turkish Turkish dictionary
- Bir askerî birliğin yeri veya bu birlik tarafından ele geçirilen bölge
- Bir askerî birliğin yeri veya bu birlik tarafından ele geçirilen bölge: "Ne olursa olsun, bizim vazifemiz cephaneyi topçu mevzilerine yetiştirmektir."- A.Gündüz
- Yer, mahal
- MEVZİ'
- (Osmanlı Dönemi) Bir şey konulacak yer
Related Terms
English - Turkish
Definition of mevzi in English Turkish dictionary
- mevzi plan
- Subdivisonal planning