metropolitan area network

listen to the pronunciation of metropolitan area network
English - Turkish
(Bilgisayar,İnşaat) kent çapında ağ
man
{ç} men (men)
man
{i} işçi

Onun ayrıca çok sayıda işçiye ihtiyacı var. - He also needs many workers.

İşçilerin çoğu açlıktan öldüler. - Many of the workers died of hunger.

man
{i} insan

İnsanın iki ayağı vardır. - The man has two feet.

Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor. - Many people worry about paying their bills.

man
{i} erkek

Bir kadın erkeksiz bir şey değildir. - A woman without a man is nothing.

Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır. - Michael is a man's name but Michelle is a lady's name.

man
erkek cinsi
man
{i} oyun taşı
man
adam vermek
man
kişi

Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır. - That's one small step for a man, one giant leap for mankind.

Onun içinde iki kişi vardı, onun kız öğrencilerinden birisi ve genç bir adam. - There were two people in it, one of her girl students and a young man.

man
(satranç/vb.) taş
man
adam

Yaşlı adam duymakta zorlanıyor. - The old man was hard of hearing.

Polis bir adamla sokakta konuştu. - The policeman spoke to a man on the street.

man
{i} insan, insanoğlu
man
man about town tiyatro ve gece kulübüne sıkça
man
{i} (erkek) hizmetkâr
man
{i} beyaz adam
man
sistem

Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır. - This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.

Uzun yıllar, Pluto, bizim güneş sistemimizin dokuzuncu gezegeni olarak kabul edildi. - For many years, Pluto was considered to be the ninth planet in our solar system.

man
satranç veya dama taşı
man
adamla donatmak
English - English
metropolitan area network

    Hyphenation

    met·ro·pol·i·tan ar·e·a net·work

    Turkish pronunciation

    metrıpälıtın eriı netwırk

    Pronunciation

    /ˌmetrəˈpälətən ˈerēə ˈnetˌwərk/ /ˌmɛtrəˈpɑːlətən ˈɛriːə ˈnɛtˌwɜrk/
Favorites