Turkish - English
Definition of medenice in Turkish English dictionary
- civilly
- {a} kindly, politely, well, with respect
- in a civil manner
- mannerly, politely, courteously
- in a civil manner; "he treats his former wife civilly
- in a civil manner; "he treats his former wife civilly"
- medeni
- civilised
- medeni
- civilized
You could try and be a bit more civilized.
-Biraz daha medeni olmayı deneyebilirsin.
Can't you be a little more civilized?
-Biraz daha medeni olamaz mısın?
- medeni
- (Hukuk) civil
Civilization is now threatened by nuclear war.
-Medeniyet nükleer savaş tarafından tehdit edilmektedir.
He was deprived of his civil rights.
-O, medeni haklarından mahrum edildi.
- medeni
- medine
Medine medeni bir sehirdir.
- medeni
- civilized; civil
- medeni
- law civil
- medeni
- urbane
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of medenice in Turkish Turkish dictionary
- MEDENİ
- (Osmanlı Dönemi) Faziletli, terbiyeli, kibâr
- MEDENİ
- (Osmanlı Dönemi) Medineli. Şehirli
- MEDENİ
- (Osmanlı Dönemi) Kur'an-ı Kerimin Medine şehrinde nâzil olan âyet ve sureleri
- Medeni
- (Osmanlı Dönemi) SİVİL
- medeni
- Kentlileşmiş, kırsallıktan kurtulmuş, uygar
- medeni
- (Osmanlı Dönemi) faziletli, terbiyeli, kibar; şehirde oturan
- medeni
- Kentlileşmiş, kırsallıktan kurtulmuş, uygar: "Orada medeni bir insan gibi yaşamak, hasılı oraya yerleşmek istiyordu."- Y. K. Beyatlı