Felicja, Łazarz adında yakışıklı bir adamla evli.
- Felicja is married to a handsome man called Lazarz.
Evliyim ve iki çocuğum var.
- I am married and have two children.
Evlilik yaşam şekilleri çok değişiyor.
- Patterns of married life are changing a lot.
Ben onun evlilik yaşamına hayal kırıklığına uğradım.
- I was disillusioned at his married life.
Lisa Lillien, Dan Schneider ile evlenmiştir.
- Lisa Lillien is married to Dan Schneider.
Onlar Noel Yortusu'nda evlendiler.
- They married on Christmas Eve.
Tom ve Mary evlenmek için karar verdi.
- Tom and Mary decided to get married.
Doğmak, evlenmek ve ölmek, her zaman para getirir.
- Be born, get married, and die; always bring money.