malignant, inexorable, venomoous

English - Turkish

Definition of malignant, inexorable, venomoous in English Turkish dictionary

Related Terms

virulent

(Tıp) virulan

virulent

{s} kuvvetli

virulent

şiddetli

virulent

nefret dolu

virulent

(duygu) sert

virulent

{s} kötücül

virulent

{s} kin dolu

virulent

çok zehirli

virulent

{s} çok tehlikeli, öldürücü (mikrop, zehir v.b.)

virulent

çok kötücül

virulent

çok tehlikeli

virulent

tehlikelilik

virulent

kin hissini kötülükle belirten

virulent

(Tıp) Mikroplu

virulent

ok zehirlilik

virulent

{s} çabuk ilerleyen

virulent

şiddetli düşmanlık

virulent

{s} çok derin/büyük (nefret, husumet v.b.)

virulent

aşırı sertlik

English - English

Definition of malignant, inexorable, venomoous in English English dictionary

{a} virulent