mad, frantic, raging, violent, fierce

listen to the pronunciation of mad, frantic, raging, violent, fierce
English - Turkish

Definition of mad, frantic, raging, violent, fierce in English Turkish dictionary

furious
{s} öfkeli

Tom Mary'yi bu kadar öfkeli görmemişti. - Tom had never seen Mary so furious.

Öfkeli kalabalık binaya saldırdı. - The furious mob attacked the building.

furious
küplere binmiş
furious
hiddet kızgınlık
furious
şiddetli/çok kızgın
furious
s öfkeli
furious
{s} şiddetli

Yangın şiddetli bir şekilde yanıyor. - The fire is burning furiously.

furious
köpürmüş
furious
kudurmak
furious
köpürmek
furious
sinirli
furious
kızgın

Teksas valisi kızgındı. - The governor of Texas was furious.

O, kızgın bir şekilde tepki verdi. - He reacted furiously.

furious
güçlü
furious
tepesi atmış
furious
azgın
furious
çok öfkeli

Tom Mary'ye karşı çok öfkeliydi. - Tom was furious with Mary.

furious
{s} hiddetli
furious
(sıfat) şiddetli, kızgın, tepesi atmış, azgın, öfkeli, gözü dönmüş, hiddetli
furious
{s} çok öfkeli, küplere binmiş, gözü dönmüş
furious
{s} şiddetli, sert
English - English
{a} furious
mad, frantic, raging, violent, fierce
Favorites