maç maç

listen to the pronunciation of maç maç
Turkish - English

Definition of maç maç in Turkish English dictionary

maç
match

No one can match him at tennis. - Teniste kimse onunla maç yapamaz.

Manchester United won the match, four to two. - Manchester United maçı 4-2 yendi.

milli maç
Senior national team match
maç
match, game, bout
eskrim maç
bout
milli maç
(Spor) national match
deplasmanda oynanan maç
(Spor) away game
maç programı
(Spor) fixture list
berabere biten maç
drawn match
ertelenen maç için seyirciye verilen bilet
rain check
kolay kazanılmış maç
runaway match
maç
contest
maç
game

My father often takes me to baseball games. - Babam beni sık sık beyzbol maçlarına götürür.

I'm glad that your team won the game. - Takımınızın maçı kazandığına memnun oldum.

maç
event
maç kaçta başlayacak
When does the match begin
maç spikeri
commentator
maç yapmak
to hold a match
sizce maç kaç kaç bitecek
What do you think will be the final score
ışıklandırılmış maç
floodlit match
şikeli maç
set up
Turkish - Turkish
Sakız çiğnerken çıkan ses
MAÇ
(Osmanlı Dönemi) f. Öp
maç
Bazı spor dallarında iki takım, iki kişi, iki taraf arasında yapılan karşılaşma: "Paris'te maça gitmek şöyle dursun, stadyumların yerini bile öğrenmek aklımdan geçmedi."- B. R. Eyuboğlu
maç
Bazı spor dallarında iki takım, iki kişi, iki taraf arasında yapılan karşılaşma
maç yapmak
İki takım veya iki kişi arasında kazanmak amacıyla karşılaşma yapmak