English - Turkish
Definition of lover; sweetheart in English Turkish dictionary
- sweetie
- tatlım
Yorgun musun, tatlım?
-Are you tired, sweetie?
Sadece yedi gün daha ve sonra tatlımı tekrar göreceğim.
-Just seven more days — then I'll see my sweetie again.
- sweetie
- canım
- sweetie
- hayatım
- sweetie
- manita
- sweetie
- sevgili
- sweetie
- yavuklu
- sweetie
- {i} şekerleme
- sweetie
- i., k.dili
- sweetie
- şekerim
- sweetie
- şeker
- sweetie
- {i} tatlı
Tom bir tatlı pastadır.
-Tom is a sweetie pie.
Yorgun musun, tatlım?
-Are you tired, sweetie?
- sweetie
- çok şeker biri/hayvan; çok hoş bir şey
- sweetie
- İng. (akide şekeri gibi) şeker
- sweetie
- cicim
- sweetie
- sevgilim
Related Terms
English - English
Definition of lover; sweetheart in English English dictionary
- {i} sweetie
lover; sweetheart
Hyphenation
lover; sweet·heartPronunciation
Resimler
Favorites