located in a workstation on the network

listen to the pronunciation of located in a workstation on the network
English - Turkish

Definition of located in a workstation on the network in English Turkish dictionary

external
dış

O politikacı iç ve dış koşullarda deneyimlidir. - That politician is well versed in internal and external conditions.

Kadınların yüzü giysilerini çıkardıklarında çoğunlukla daha güzeldir, zira onlar o zaman dış görünüşleri hakkında düşünmekten vazgeçerler. - Women's faces are often more beautiful when they take their clothes off, for they then stop thinking about their external appearance.

external
harici

Onun yaralarının hepsi haricidir. - His injuries are all external.

Tom harici bir hard disk kullanıyor. - Tom is using an external hard disk.

external
hariç
external
dışta
external
(Tıp) dış kulak yolu kanalı
external
dıştan gelen
external
(Tıp) Dış, dışyan, harici
external
vücudun dış kısmını ilgilendiren
external
{s} dışarıdan gelen
external
dış dünyaya
external
maddi
external
dıştan gelen arızi
external
(Nükleer Bilimler) harici, dıştaki
external
{s} yüzeysel
external
{s} yabancı ülkelerle olan
external
(Biyoloji) eksternal
external
(Diş Hekimliği) Dışa ilişkin
English - English
external
located in a workstation on the network

    Hyphenation

    lo·ca·ted in a workstation on the net·work

    Turkish pronunciation

    lōkeyd în ı wırksteyşın ôn dhi netwırk

    Pronunciation

    /ˈlōˌkād ən ə ˈwərkˌstāsʜən ˈôn ᴛʜē ˈnetˌwərk/ /ˈloʊˌkeɪd ɪn ə ˈwɜrkˌsteɪʃən ˈɔːn ðiː ˈnɛtˌwɜrk/
Favorites