listenin

listen to the pronunciation of listenin
Turkish - English
(Bilgisayar) view of this
liste
list

Can I see the wine list? - Şarap listesini görebilir miyim?

May I see the wine list? - Şarap listesini görebilir miyim?

liste
{i} book

The books which are on that list will be difficult to find in Japan. - O listedeki kitapları Japonya'da bulmak zor olacak.

If the list of books is too long, please leave out all foreign books. - Eğer kitapların listesi çok uzunsa lütfen bütün yabancı kitapları dışarıda bırak.

liste
roster

The teacher checks the class roster. - Öğretmen sınıf listesini kontrol eder.

liste
scroll
liste
inventarii
liste
register
liste
appendix
liste
(Politika, Siyaset) document
liste
bill
liste
enumeration
liste
catalogue
liste
(Bilgisayar) checklist

The first checklist was published in 1961. - İlk kontrol listesi 1961 yılında yayımlandı.

I had a checklist I used. - Kullandığım bir kontrol listem vardı.

liste
table
liste
listing
liste
rota

Do you have the rota for next week? - Önümüzdeki hafta için görev listen var mı?

Do you have the rota for this week? - Bu hafta için görev listen var mı?

liste
schedule
liste
roll

Tom is an honor roll student. - Tom bir onur listesi öğrencisidir.

I'm on the honor roll. - Ben onur listesindeyim.

liste
calendar
liste
beadroll
liste
syllabus
liste
(seçmen vb.) register
Turkish - Turkish

Definition of listenin in Turkish Turkish dictionary

Liste
(Osmanlı Dönemi) DEFTER
Liste
(Osmanlı Dönemi) CEDVEL
liste
Alt alta yazılmış şeylerin bütünü, dizelge: "İhtiyar garson yazılmış listeleri masalara bırakıyor."- H. Taner
liste
Alt alta yazılmış şeylerin bütünü, dizelge