limbless scaly elongate reptile; some are venomous

listen to the pronunciation of limbless scaly elongate reptile; some are venomous
English - Turkish

Definition of limbless scaly elongate reptile; some are venomous in English Turkish dictionary

snake
{i} yılan

Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. - Sweet words bring the snake out of its hole.

Yılan yaşıyor mu yoksa öldü mü? - Is the snake alive or dead?

serpent
{i} yılan

Herkül her iki yılanı öldürdü. - Hercules killed both serpents.

Yılan Havva'yı ayartmıştı. - The serpent tempted Eve.

serpent
iblis
snake
{f} kıvrıla kıvrıla gitmek
serpent
{i} kıvrımlı parça
ophidian
{s} yılan gibi
ophidian
{s} yılanlara ait
serpent
{i} yılan takımyıldızı
serpent
{i} hain
serpent
eskiden kullanılan yılankavi bir nefesli çalgı
serpent
yılan gibi hain adam
serpent
{i} yılan gibi kıvrılan şey
serpent
{i} kıvrık havai fişek
snake
(Askeri) TAHRİP YILANI: Mayın tarlaları arasında geçit açmak veya toprak üstündeki engelleri temizlemek için özel süratte yapılmış infilak hakkı. Bu infilak hakkı, bir engelin yakınına kadar çekilebilecek ve sonra, bir tank tarafından, yerine itilebilecek şekilde yapılmıştır
snake
{i} sinsi ve hain kimse
snake
yılan gibi sessizce ve sinsi sinsi ilerlemek
snake
boru temizlemek için bükülebilen tel
English - English
ophidian
serpent
snake
limbless scaly elongate reptile; some are venomous
Favorites