Turkish - English
Definition of lik in Turkish English dictionary
- hood
- ness
- th
- ployment
- -lik yapmak
- practice
- dişçi(lik) hemşireliği
- dental nursing
- dişçi(lik) hemşiresi
- dental nurse
- sekiz mm'lik film
- (Sinema) 8 mm
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of lik in Turkish Turkish dictionary
- Lakin, ama
- Fakat, ama, ancak anlamında sözcük
- LÎK
- (Osmanlı Dönemi) f. Lâkin, amma, ancak, fakat
- TA'LİK
- (Osmanlı Dönemi) Muallak kalmak. Bir zamana bıraktırmak
- TA'LİK
- (Osmanlı Dönemi) Kur'an yazısının bir çeşidi
- TA'LİK
- (Osmanlı Dönemi) Asmak
- TA'LİK
- (Osmanlı Dönemi) Bir cümlenin mazmununun husulünü diğer bir cümlenin mazmununun husulüne edat-ı şart ile rabt etmektir. Şu işi görürsen, şuna vâris olacaksın denilse, vâris olma, işin görülmesine bağlanmış olur. Buna ta'liki şart denir
- TA'LİK
- (Osmanlı Dönemi) Bağlanmak
- TA'LİK
- (Osmanlı Dönemi) Tefsir
- TA'LİK
- (Osmanlı Dönemi) Geciktirmek