Tom hâlâ köpeğinin ölümüne ağıt yakıyor.
 - Tom is still lamenting the death of his dog.
Biz onun ölümüne ağıt yaktık.
 - We lamented his death.
O, zor kaderine yas tuttu.
 - He lamented his hard fate.
Onlar, babalarının ölümünün yasını tuttular.
 - They lamented the death of their father.