kordonuna

listen to the pronunciation of kordonuna
Turkish - English
cordons
plural of cordon
kordon
cordon

Police cordoned off the area. - Polis bölgeyi kordon altına aldı.

Police cordoned off the crime scene. - Polis olay yerini kordon altına aldı.

kordon
{i} cord

Police cordoned off the area. - Polis bölgeyi kordon altına aldı.

He connected the cord to the machine. - O, kordonu makineye bağladı.

kordon
(Askeri) waterfront
kordon
{i} lace
kordon
cable
kordon
(Askeri) aiguillette
kordon
esplanade
kordon
thread
kordon
ribbon
kordon
piping
kordon
promenade
kordon
(İnşaat) flexible cord
kordon
flex
kordon
(Mimarlık) reglet
kordon
strand
kordon
(Fizik) loop
kordon
(Tekstil) drawcord
kordon
(İnşaat) stringcourse
kordon
pull cord
kordon
(İnşaat) molding
kordon
lanyard
kordon
braid
kordon
arch. stringcourse
kordon
funiculus
kordon
funicle
kordon
string
kordon
cord, cordon, braid; shoulder knot
kordon
cord, rope; pull
kordon
cord; cordon
kordon
(electric) cord (of an appliance)
kordon
cordon (of troops or police)
Turkish - Turkish

Definition of kordonuna in Turkish Turkish dictionary

kordon
Bir yere girip çıkmayı denetim altına almak için görevlilerden oluşturulan dizi
kordon
Kabaran denizin kumsalda bıraktığı döküntü katmanı
kordon
Teneke ve çinkodan yapılan eşyaların üstüne süs yapmak için kullanılan araç
kordon
İnce uzun sıralar durumunda yapılmış oymalı duvar veya mobilya süsü
kordon
Çoğu ipekten yapılmış kalın ip
kordon
İnce tellerden örülen ve özellikle ev araçlarında kullanılan elektrik iletkeni
kordon
ipekten yapılmış kalın örme ip
kordon
Saat veya madalyon gibi şeyleri asmaya yarayan çoğunlukla ince zincir: "Bize defineden pay çıkaracak derken bütün urbamızı, saat kordonumuzu, para cüzdanımızı, yeni potinlerimizi üste verdik."- H. R. Gürpınar. İnce tellerden örülen ve özellikle ev araçlarında kullanılan elektrik iletkeni. İnce uzun sıralar durumunda yapılmış oymalı duvar veya mobilya süsü
kordon
Saat veya madalyon gibi şeyleri asmaya yarayan çoğunlukla ince zincir
kordonuna
Favorites