Turkish - English
Definition of kolçak in Turkish English dictionary
- armband, armlet
- sleevelet
- mitten
- chair arm
- mitten, mitt
- armband
- brassard
- armlet
- (Biyoloji) armrest
- mitt
Turkish - Turkish
Definition of kolçak in Turkish Turkish dictionary
- Kola geçirilen işaretli bağ, pazubent
- (tarih) Zırhın kola geçirilen parçası
- Koltuk veya iskemlenin kol konacak parçası: "Pencerenin karşısında, kolçaklarından biri kopuk, sallanan iskemleye oturmuş, iki eliyle sağlam kolçağa sıkı sıkı sarılmıştı."- A. Kutlu
- tarih - Zırhın kola geçirilen parçası
- Yalnız başparmağı ayrı, diğer dört parmağı bir örülmüş yün eldiven
- Yalnız baş parmağı ayrı, diğer dört parmağı bir örülmüş yün eldiven
- Kola geçirilen işaretli bağ, pazubent: "Kızılay kolçağı."-
- Ceket veya gömlek kollarının kirlenmesine engel olmak için bilekten dirseğe kadar geçirilen eğreti kolluk
- Yalnız baş parmağı ayrı,diğer dört parmağı bir örülmüş yün eldiven
- Bir koltukta kol dayama yeri, dirseklik
- iskemlenin kol konacak parçası
- Koltuk veya iskemlenin kol konacak parçası
- Zırhın kola geçirilen parçası
- Kadınların dirseklerine kadar taktıkları basmadan yapılan süs eşyası