kokain

listen to the pronunciation of kokain
Turkish - English
coke
snow
cocaine, coke, snow
cocaine

The police dog found trace amounts of cocaine in his luggage. - Polis köpeği onun çantasındaki kokainin izini buldu.

He is addicted to cocaine. - O, kokaine bağımlıdır.

cocain

In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola. - Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar.

Justin's home was raided by the police and they found cocaine in plain-sight. - Justin'in evi polis tarafından basıldı ve onlar açıkta kokain buldular.

(Argo) line
kokain zehirlenmesi
cocainism
[das] kokain
[Das] cocaine
yapraklarından kokain çıkarılan bitki
coca
Turkish - Turkish
Koka yapraklarından çıkarılan uyuşturucu bir alkaloit: "Kocası kokain alır, zati hep bu yüzden satıp savdılar."- F. R. Atay
Koka yapraklarından çıkarılan uyuşturucu bir alkaloit
kokain
Favorites