kirlenmiş

listen to the pronunciation of kirlenmiş
Turkish - English
contaminated

Is there any chance that you have eaten any of the contaminated food? - Kirlenmiş gıda yediğine dair bir ihtimal var mı?

These infections were caused by contaminated milk. - Bu enfeksiyonlara kirlenmiş süt sebep oldu.

defiled
besmirched
bedraggled
dirtied
kir
dirt

That shirt is very dirty. It needs washing before you go to school. - O gömlek çok kirli. Okula gitmeden önce yıkanılması gerek.

The suitcase contained nothing but dirty clothes. - Valiz kirli çamaşırlardan başka bir şey içermiyordu.

kir
stain
kir
{i} grime

Soap can clean grime. - Sabun kiri temizleyebilir.

Tom is covered in dirt and grime. - Tom kir ve pislikle kaplı.

kir
impure
kir
dreck
kir
(Mekanik) impurity
kir
smudge
kir
foul

Smokers foul up the air. - Sigara içenler havayı kirletmektedir.

The air in this room is foul. - Bu odanın havası kirli.

kir
muck
kir
filthiness
kir
foulness
kir
soil

Don't let it get soiled. - Bunun kirlenmesine izin vermeyin.

kir
{i} scouring
kir
dinginess
kir
{f} fracture
kir
moorland
kir
hoar
fabrika dumanıyla kirlenmiş bölge
(ıng.) blackcountry
kir
dirt, filth, grime
kir
smirch
kir
tarnish
kir
filth

The river is filthy and it stinks. - Nehir kirli ve kokuyor.

I always leave my bicycle filthy. - Ben her zaman bisikletimi kirli bırakırım.

kir
smear
kir
mire
kir
breake
kir
sullage
kir
dingy
kir
suhly
kir
smut
kir
offsouring
English - English

Definition of kirlenmiş in English English dictionary

kir
A cocktail made with a measure of crème de cassis topped up with white wine
kir
A drink consisting of a mixture of white wine and an alcoholic blackcurrant drink
kir
A drink consisting of dry white wine or champagne flavored with cassis
Turkish - Turkish

Definition of kirlenmiş in Turkish Turkish dictionary

Kir
(Osmanlı Dönemi) KELE'
Kir
pislik
Kir
kir pas
Kir
çirk
Kir
(Osmanlı Dönemi) NEDL
Kir
pasak
Kir
(Osmanlı Dönemi) TABA'
Kir
(Osmanlı Dönemi) LEK'
Kir
(Osmanlı Dönemi) KANEME
Kir
şaibe
KÎR
(Osmanlı Dönemi) Katran, zift
kir
Herhangi bir şeyin veya vücudun üzerinde oluşan, biriken pislik: "Yanaklarında yer yer kirle karışmış göz yaşı var."- H. E. Adıvar
kir
Herhangi bir şeyin veya vücudun üzerinde oluşan, biriken pislik
kir
Utanılacak durum, leke, şaibe
English - Turkish

Definition of kirlenmiş in English Turkish dictionary

kir
Siyah frenküzümü ile tatlandırılmış aperatif beyaz şarap veya şampanya
kirlenmiş
Favorites