kindness of feeling toward one who suffers; pity; commiseration; compassion

English - Turkish

Definition of kindness of feeling toward one who suffers; pity; commiseration; compassion in English Turkish dictionary
sympathy: {i} acıma
sympathy: halden anlama
sympathy: şefkat
sympathy: başkalarının duygularını paylaşma/anlama
sympathy: duygudaşlık
sympathy: anlayış
sympathy: (Felsefe) Birlikte duygudaşlık
sympathy: {i} ilgi
sympathy: karşısındaki ile aynı şeyi hissetme
sympathy: his veya yaratılış uygunluğu
sympathy: anlayış, halden anlama: He's gone there to get sympathy from her. Oraya onun anlayışına sığınmaya gitti. Don't look for any sympathy
sympathy: {i} acısını paylaşma
sympathy: sympathy strike sem
sympathy: uzuvların birbirine olan tesiri
sympathy: {i} 1. anlayış, halden anlama: He's gone there to get sympathy from her. Oraya onun anlayışına sığınmaya gitti. Don't look for any sympathy
sympathy: {i} sevgi
Sempatinin sevgiye dönüştüğüne sık sık rastlarsınız. - You often find that sympathy turns into love.
sympathy: tesir
sympathy: (Tıp) Organların yekdiğeri üzerine bıraktığı tesir, duygu uygunluğu, anlayış, sempati
sympathy: cisimlerde birbiri ile birleşme veya birbirini etkileme eğilimi

English - English

Definition of kindness of feeling toward one who suffers; pity; commiseration; compassion in English English dictionary: sympathy

kindness of feeling toward one who suffers; pity; commiseration; compassion

Hyphenation

kind·ness of feel·ing to·ward one who suffers; pity; commiseration; com·pas·sion

History

Favorites