kazmada

listen to the pronunciation of kazmada
Turkish - English
In digging
kazma
pickaxe
kazma
{i} digging

Tom grabbed one of the shovels and started digging. - Tom küreklerden birini aldı ve kazmaya başladı.

Tom continued digging. - Tom kazmaya devam etti.

kazma
pickax
kazma
{i} excavation
kazma
{i} dig

Not a drop of rain fell for a month, so they had to dig a well. - Bir aydır bir damla yağmur düşmedi. Bu yüzden bir kuyu kazmak zorunda kaldılar.

Tom continued digging. - Tom kazmaya devam etti.

kazma
fool
kazma
idiot
kazma
cutting
kazma
jerk
kazma
pick

I have a pick, two shovels and a wheelbarrow. - Bir kazmam, iki küreğim ve bir el arabam var.

Tom dug a hole with a pick and a shovel. - Tom kazma ve kürekle bir çukur kazdı.

kazma
spud
kazma
diggers
kazma
engraved; incised
kazma
pick, pickax; mattock
kazma
mattock
kazma
dug; trenched; excavated
kazma
digging, excavation
kazma
pickaxe, pick, pickax; digging, excavation; fool, idiot, ass
kazma
digger
kazma
pike
Turkish - Turkish

Definition of kazmada in Turkish Turkish dictionary

Kazma
zagel
Kazma
(Osmanlı Dönemi) MİHADDE
kazma
Kazmak işi
kazma
Kazılarak yapılmış
kazma
Toprağı kazıp kaldırmak, düzeltmek gibi işlerde kullanılan ağaç saplı demir araç
kazma
Toprağı kazıp kaldırmak, düzeltmek gibi işlerde kullanılan ağaç saplı demir araç: "Bu yolun o tarihte bitmesi için ne kadar paraya, ameleye, kazma ve küreğe ihtiyacınız vardır?"- F. R. Atay