kaynana

listen to the pronunciation of kaynana
Turkish - English
mother-in-law

I'm getting along with my mother-in-law very well. - Ben kaynanamla iyi geçiniyorum.

Mary doesn't like her mother-in-law. - Mary kaynanasını sevmiyor.

motherinlaw
mother in law
kaynana çatlatan
Brunch
kaynana zırıltısı
clapper
Turkish - Turkish
Kadına göre kocasının, kocaya göre karısının annesi, kayınvalide, hanımanne: "Kaynanasına, her zamanki gibi akşam yemeğine gidiyordu."- H. E. Adıvar
Kadına göre kocasının, kocaya göre karısının annesi, kayın valide, hanımanne
(Osmanlı Dönemi) HAMAT
gayınna
(Osmanlı Dönemi) HATNE
gelince
kaynana ağzı
İleri geri veya yersiz konuşma, gereksiz dedikodu yapma
kaynana zırıltısı
Bir sap etrafında çevrilen, çevrildikçe takırtılı bir ses çıkaran çocuk oyuncağı
kaynana
Favorites