Tom likes camping on the beach.
- Tom sahilde kamp yapmayı sever.
I should've gone camping with you guys last weekend.
- Geçen hafta sonu siz arkadaşlarla kamp yapmaya gitmeliydim.
Tom and Mary both like camping.
- Tom ve Mary ikisi de kamp yapmaktan hoşlanıyor.
Camping is impossible where there is no water.
- Su olmayan bir yerde kamp yapmak imkansızdır.
Tom decided that it wouldn't be much fun to go camping alone.
- Tom tek başına kamp yapmaya gitmenin eğlenceli olmayacağına karar verdi.
We camped there for a week.
- Bir hafta boyunca orada kamp yaptık.
Tom decided that it wouldn't be much fun to go camping alone.
- Tom tek başına kamp yapmaya gitmenin eğlenceli olmayacağına karar verdi.
My father suggested that we should go camping.
- Babam kamp yapmaya gitmemizi önerdi.