Turkish - English
Definition of kali̇fi̇ye in Turkish English dictionary
- kalifiye
- qualified
It will take him at least two years to be qualified for that post.
-Görev için kalifiye olması onun en az iki yılını alacak.
He is not qualified for the job.
-O, iş için kalifiye değil.
- kalifiye
- skilled (workman)
- kalifiye işçi
- skilled workman
- kalifiye işçi
- qualified workman, skilled workman
- kalifiye
- highly qualified
- kalifiye
- (Mühendislik) skilled
- son derece kalifiye
- highly qualified
- yarı kalifiye
- semiskilled
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of kali̇fi̇ye in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Fr. Yetişmiş usta, işçi vs
- (Hukuk) Usta, iyi yetişmiş
- kalifiye
- Bir şeyi yapabilme niteliğini ve ustalığını kazanmış olan, nitelikli
- kalifiye işçi
- İstenilen nitelikleri taşıyan, iyi yetişmiş usta işçi, nitelikli işçi, vasıflı isçi
- kalifiye
- tecrübeli kimse
Related Terms
kali̇fi̇ye
Hyphenation
ka·li̇·fi̇·yeResimler
History
Favorites