Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
kalafatlı
Turkish - English
Definition of
kalafatlı
in Turkish English dictionary
Related Terms
kalafat
cock
kalafat
prick
kalafat
caulk
kalafat
caulking; cock, prick
Turkish - Turkish
Definition of
kalafatlı
in Turkish Turkish dictionary
Related Terms
KALAFAT
(Osmanlı Dönemi)
Sahte süs, düzen
KALAFAT
(Osmanlı Dönemi)
Geminin tahtalarının aralıklarını üstüpü vs. ile doldurup üzerine zift sürme işi
KALAFAT
(Hukuk)
Geminin kaplama tahtaları arasını üstüpü ile doldurup ziftleyerek su geçirmez duruma getirme
kalafat
Geminin kaplama tahtaları arasını üstüpü ile doldurup ziftleyerek su geçirmez duruma getirme işi
kalafat
Geminin kaplama tahtaları arasını üstüpü ile doldurup ziftleyerek su keçirmez duruma getirme
kalafat
Tekne ziftleme
kalafat
Osmanlı İmparatorluğunda vezir veya yüksek mevkide devlet adamlarının giydikleri bir başlık
kalafat
Onarma, tamir etme
kalafat
Aşağısı dar, yukarısı geniş bir çeşit yeniçeri başlığı
kalafat
Yeni doğan kuzuları soğuktan korumak için yapılan çukur
kalafat
Kağnı arabasının hayvana bakmaması için yan tarafına üç sıralı konulan parça
kalafat
Döşeme tahtalarının arasını üstüpü ile doldurup, macun veya ziftle tıkalayarak su geçirmez hale koyma işi
kalafatlı
Hyphenation
ka·la·fat·lı
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
kalafatlı
ability to be compacted or condensed
kind attitude, compassionate manner, hum..
present participle of unburden
spulwürmer (ascaridida) (zoologische ord..
an openly affectionate couple
yumurtadan yeni çıkmış ve evrim geçirmem..
More...
Clear
Favorites
More...
Clear