interred, placed in the ground and covered with earth

listen to the pronunciation of interred, placed in the ground and covered with earth
English - Turkish

Definition of interred, placed in the ground and covered with earth in English Turkish dictionary

buried
{s} gömülü

Onun, bütün o karın altında gömülü olduğunu duyuyorum. - I hear it's buried under all that snow.

Gömülü hazineyi arıyorduk. - We were looking for buried treasure.

buried
gömülmüş

Akrotiri, volkanik kül altına gömülmüş bir Bronz çağı yerleşimidir. - Akrotiri is a Bronze age settlement that was buried under volcanic ash.

Onların Park caddesindeki bir evin bodrumunda gömülmüş bir iskelet bulduklarını duydum. - I heard they found a skeleton buried in the basement of a house on Park Street.

buried
gömülmek

Tom köpeklerinin yanına gömülmek istiyordu. - Tom wanted to be buried beside his dogs.

Öldüğümde onun yanına gömülmek istiyorum. - When I die, I want to be buried next to her.

buried
gömük
buried
yatmak
buried
göm

Buraya altın barlarını kim gömdü. - Who buried the gold bars here?

Uzun lafın kısası savaş baltasını gömdük. - To make a long story short, we buried the hatchet.

buried
gömmek
buried
{s} örtülü
English - English
{s} buried