in the garden upon the cross

English - Turkish

Definition of in the garden upon the cross in English Turkish dictionary

Related Terms

passion

ihtiras

Çok ihtiraslı bir aşk macerasıydı. - It was a very passionate love affair.

passion

hastalık

passion

hırs

Politika konusunda daima çok hırslı oldum. - I have always been very passionate about politics.

Ben işim hakkında hırslıyım. - I'm passionate about my job.

passion

tutku

Matsutake mantarlarını tanıma sanatı benim tutkum oldu, bu tutku ona dair bir kitap yazmamla sonuçlandı. . - The art of recognizing matsutake mushrooms became my passion, culminating in my writing a book on it.

O, tutkularını bastırdı. - He subdued his passions.

passion

düşkünlük

passion

ani öfke

passion

(Tıp) Kuvvetli his (heyecan, hırs, v.s.)

passion

{i} güçlü duygu; tutku; hırs

passion

(Tıp) Acı, ağrı, ıstırap

passion

{i} şehvet

Şiir sadece azap değildir; şiir sevgidir. Sıcak ve şehvetli tutkudur; o, devrim, romantizm ve hassasiyettir. - Poetry is not just torment; poetry is love. It is warm and sensual passion; it is revolution, romance and tenderness.

passion

hazreti isa'nın çarmıha gerildiğinde çektiği acı

passion

(Tıp) Merak, delilik

passion

{i} sevda, aşk

passion

{i} hiddet, öfke

English - English

Definition of in the garden upon the cross in English English dictionary

passion

Hyphenation

in the gar·den up·on the Cross

Turkish pronunciation

în dhi gärdın ıpän dhi krôs

Pronunciation

/ən ᴛʜē ˈgärdən əˈpän ᴛʜē ˈkrôs/ /ɪn ðiː ˈɡɑːrdən əˈpɑːn ðiː ˈkrɔːs/