in cold blood

listen to the pronunciation of in cold blood
English - Turkish
acımasızca ve kasten
soğukkanlılıkla

Suç soğukkanlılıkla işlendi. - The crime was committed in cold blood.

O sadece para almak için kızı soğukkanlılıkla öldürdü. - He killed the girl in cold blood just to get the money.

kılını kıpırdatmadan
gözünü kırpmadan
(Fiili Deyim ) kasetn , tasarlayıp kurarak , acımasızca , gaddarca
acımasızca
kılı kıpırdamadan
English - English
In a ruthless and unfeeling manner; premeditated and deliberate

It was not a suicide! He was murdered in cold blood.

cruelly, callously