Tom ve Mary ayrı ayrı geldi.
- Tom and Mary arrived separately.
Üç yıl önce buraya ayrı ayrı taşındık.
- We moved here separately three years ago.
Bunu ayrı olarak sarar mısınız, lütfen?
- Could you wrap this separately, please?
Piller ayrı olarak satılır.
- Batteries are sold separately.