imzala

listen to the pronunciation of imzala
Turkish - English
{f} sign

Could you sign here, please? - lütfen burayı imzalar mısınız?

Please sign your name here. - Lütfen burayı imzalayın.

{f} signed

France had signed a secret treaty with Spain. - Fransa İspanya ile gizli bir antlaşma imzaladı.

Prospectuses must be signed by two sponsor representatives. - Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.

sign on

Please sign on the dotted line. - Lütfen noktalı çizginin üzerini imzala.

Hey, I didn't sign on for this. - Hey, bunun için imzalamadım.

{f} signing

Here are the divorce papers. I'm not signing them. - İşte boşanma evrakları. Onları imzalamıyorum.

You'd better examine the contract carefully before signing. - Sözleşmeyi imzalamadan önce dikkatlice incelesen iyi olur.

sign out
sign off

He could not sign official papers. - Resmî evrakları imzalayamadı.

autograph

Would you please autograph this book? - Lütfen bu kitabı imzalar mısınız?

Could you please autograph this book? - Lütfen bu kitabı imzalar mısın?

imzalamak
sign

He was forced to sign the document. - Belgeyi imzalamak zorunda kaldı.

All you have to do is sign this paper. - Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.

imzalamak
signing
imzalamak
ratify
imzalamak
sign out
imzalamak
sign off
imzalamak
negotiate
imzalamak
sign on
imzalamak
(Ticaret) execute
imzalamak
put signature to
imzalamak
subscribe
imzalamak
underwrite
imzalamak
autograph
imzalamak
to sign; to autograph; to endorse (a check)
imzalamak
sign one's name
imzalamak
to sign; to ratify, to sign; to autograph
Turkish - Turkish

Definition of imzala in Turkish Turkish dictionary

imzalamak
Bir yazı veya belgeye imzasını yazmak, imza atmak. İmza veya işaretle eserin yazarı veya yaratıcısı olduğunu belirtmek
imzalamak
Bir yazı veya belgeye imzasını yazmak, imza atmak
imzalamak
Bir kimseye, hatıra olarak sunulan esere imza atmak
imzalamak
İmza veya işaretle eserin yazarı veya yaratıcısı olduğunu belirtmek