impermanent, passing, brief

English - Turkish

Definition of impermanent, passing, brief in English Turkish dictionary

Related Terms

temporary

{s} geçici

Onlar bunun sadece geçici olduğunu söylediler. - They said this was just temporary.

Onlar geçici işçi istihdam etmektedirler. - They employ temporary workers.

temporary

(Kanun) daimi olmayan

temporary

{s} geçici, muvakkat

temporary

{s} eğreti

English - English

Definition of impermanent, passing, brief in English English dictionary

{s} temporary