illustration search example

listen to the pronunciation of illustration search example
English - Turkish

Definition of illustration search example in English Turkish dictionary

women
kadınlar

Biz, erkekler kadınları beklemeye alışığız. - We men are used to waiting for the women.

Kadınlar gerçekten ellerinden geleni yaptılar. - The women really gave it their utmost.

children
çocuklar

O, çocuklarını kendi etrafına topladı. - He gathered his children around him.

Caddede oynamak çocuklar için tehlikelidir. - It is dangerous for children to play in the street.

women
kadın

Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar. - Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.

Kadınlar gerçekten oldukça tehlikeliler. Bu konuda ne kadar çok düşünürsem, o kadar çok yüz örtüsünün arkasındaki nedeni anlayabileceğim. - Women really are quite dangerous. The more I think about this, the more I'm able to understand the reasoning behind face covering.

men
adam

Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı. - Before meeting him, Pizzaro hid many of his men and guns near the town.

Dima bir gecede 25 adamla yattı ve sonra onları öldürdü. - Dima slept with 25 men in one night and then killed them.

children
i., çoğ., bak. child
children
çocuk

Larry Ewing evli ve iki çocuk babasıdır. - Larry Ewing is married and the father of two children.

ÇHS'ye göre, 18 yaşından küçük tüm insanlar çocuk olarak kabul edilir. - According to the CRC, all people under 18 are considered to be children.

men
insan/erkek/adam
children
çocukları

Ana baba, çocuklarına verilecek eğitim türünü seçmek hakkını öncelikle haizdirler. - Parents have a prior right to choose the kind of education that shall be given to their children.

O, çocuklarını kendi etrafına topladı. - He gathered his children around him.

children
(Bilgisayar) alttakiler
children
döl döş
women
kadın milleti
men
(Tıp) Her ay tekrarlayan uterus kanaması (adet) anlamına önek
groups
gruplar

Küçük gruplar halinde ödev üzerinde çalışın. - Work on the assignment in small groups.

O, birçok gruplara konuşmalar yaptı. - He made speeches to many groups.

men
erkek

Bu genç erkekler ebeveynlerinden bağımsızlar. - Those young men are independent of their parents.

Biz, erkekler kadınları beklemeye alışığız. - We men are used to waiting for the women.

children
childs
women
i., çoğ., bak. woman
English - English
photographs
men
children
women
groups
illustration search example

    Hyphenation

    il·lus·tra·tion search ex·am·ple

    Turkish pronunciation

    îlıstreyşın sırç îgzämpıl

    Pronunciation

    /ˌələsˈtrāsʜən ˈsərʧ əgˈzampəl/ /ˌɪləsˈtreɪʃən ˈsɜrʧ ɪɡˈzæmpəl/
Favorites