i̇sti̇da'

listen to the pronunciation of i̇sti̇da'
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) (Vedâ'. dan) Bakılmak üzere emaneten bir kimseye bir şey bırakmak. Bir malı emaneten bir yere bırakmak
istida
Dilekçe, arzuhal
istida
Dilekçe, arzuhal: "İstida müsveddesi birkaç kere müdürün yanına gitti geldi."- R. N. Güntekin
istida
Dilekçe
İSTİDA
(Hukuk) Dilekçe, arzuhal; emanet bırakma, himaye talep etme
Turkish - English

Definition of i̇sti̇da' in Turkish English dictionary

istida
law (written) petition