Keep the kids indoors.
- Çocukları içeride tutun.
We are eating breakfast indoors.
- Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
Within days, Japan captured the American island of Guam.
- Birkaç gün içerisinde, Japonya, Amerikan Guam adasını ele geçirdi.
Apparently, we'll be getting a raise within two months.
- Görünüşe göre, biz iki ay içerisinde bir artış alacağız.
Did you want to come in?
- İçeri girmek mi istedin?
Don't you want to come inside?
- İçeri girmek istemez misiniz?
Keep the kids indoors.
- Çocukları içeride tutun.
Do you wear shoes indoors?
- İçeride ayakkabı giyer misin?
How much do we have to pay to get in?
- İçeri girmek için ne kadar para ödemek zorundayız?
Where can you buy a ticket to get in?
- İçeri girmek için nereden bir bilet alabilirsin?