Turkish - English
Definition of iştaha in Turkish English dictionary
- iştah
- appetite
Tom doesn't have much of an appetite.
-Tom'un çok fazla iştahı yok.
The sight of fresh lobster gave me an appetite.
-Taze ıstakozun görünüşü iştahımı açtı.
- iştah
- stomach
- iştah
- desire
- iştah
- appetites
- iştah
- belly
- iştah
- appetence
- iştah
- lustiness
- iştah
- relish
- iştah
- inner man
- iştah
- appetite, desire for food
- iştah
- bodily want, desire, urge
- iştah
- appetite, stomach; desire, urge
- iştah
- appetency
- iştah
- lusty
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of iştaha in Turkish Turkish dictionary
- iştah
- Cinsel istek veya arzu
- iştah
- Yemek yeme isteği
- İştah
- iştiha
Related Terms
iştaha
Hyphenation
iş·ta·haResimler
History
Favorites