işbirliği yapan

listen to the pronunciation of işbirliği yapan
Turkish - English
coefficient
{s} cooperative
synergetic
işbirliği yap
cooperate

People achieve more when they cooperate. - İnsanlar işbirliği yaptığında daha fazlasını elde ederler.

We had to cooperate with each other. - Birbirimizle işbirliği yapmak zorunda kaldık.

işbirliği yap
associate with

Don't associate with such people. - Böyle insanlarla işbirliği yapma.

She doesn't like to associate with Bill. - O Bill ile işbirliği yapmak istemiyor.

işbirliği yap
{f} gang
işbirliği yap
collaborate

Why don't we collaborate more? - Neden daha fazla işbirliği yapmıyoruz?

Tom collaborated with Mary on that. - Tom bu konuda Mary ile işbirliği yaptı.

düşmanla işbirliği yapan kimse
quisling
yakın işbirliği yapan kimseler
(Hukuk) close collaborator
işbirliği yapan
Favorites