her şeyini

listen to the pronunciation of her şeyini
Turkish - English

Definition of her şeyini in Turkish English dictionary

her şey
everything

Don't worry, everything will be OK. - Üzülmeyin, her şey düzelecek.

Some people believe that Japan is No.1 in everything. - Bazı insanlar Japonya'nın her şeyde 1 numara olduğuna inanıyor.

her şey
anything

If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage. - Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.

You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great. - Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın.

her şeyini kaybetmek
(oyunda) shoot the works
her şeyini öğrenmek
steep oneself in
her şey
{i} all

All you ever do is nitpick. I wish you could say something more constructive. - Şu ana kadar yaptığın bütün şey her şeye kusur bulmak, keşke daha yapıcı bir şey söyleyebilsen.

One will be judged by one's appearance first of all. - Bir insan her şeyden önce görünümü ile değerlendirilecektir.

her şey
(Argo) lock, stock and barrel
her şey
omni-
her şey
everything that
her şey
all the things
her şey
the works
her şey
everything, all
her şey
caboodle
her şey
omni

Jane Goodall discovered that chimpanzees are omnivorous, not vegetarian. - Jane Goodall şempanzelerin her şeyi yediklerini, vejetaryen olmadıklarını keşfetti.

How many omnivorous children are patients in hospital? - Hastanede her şeyi yiyen kaç çocuk hasta var?

her şey
{k} the whole ball of wax
Turkish - Turkish

Definition of her şeyini in Turkish Turkish dictionary

Her şey
(Osmanlı Dönemi) ÂLEM
Her şey
ne